13 Eylül 2011 Salı

YAZIK!

Karmaşa ve kibirin mukayese edilebilirliği üzerine sabunsal kayganlık hissi.

İçimin uçarılığı.
İnsanın gaz hâli.
Kıçtan uydurulan hengamem..

Çatı arasından kıtalar arasına yapılan yolculuğun günlüğü.
Seks partileri ve el değiştiren güç dengesi.
Alt-üst olmanın içi dışı bir olmakla olan akrabalığı.
Kurşunun ve sevginin insanda bıraktığı naçizane iz…

Her gece sayısını bilmediğim birçok şey düşündüm, birçok şey hissettim.
”şey” kelimesinden başka hiçbir şey’in tarif edemeyeceği şeyler…

Kadınların tende bıraktığı izi takip et: telaffuzu zor bir deniz kıyısı, yaşlıca ve çökmeye yakın.
Sonra bir ademle tanıştım hayatım değişti tripleri.
Bilirsin bu gençlik sadece yürüyor, ellerinde sevda yanıkları.
İhtiyarlayıp cebimde ve beynimde baba yadigarı bir şey kalmayana dek yürümek istiyorum şimdi.
Yeni bir sigara bırakma etkinliğine katılmak.
Böyle zamanlarda parmak uçlarım daha güçlü ve kırılgan oluyor.
İçimin sisle kaplandığından haberdar değil miyim sanıyordun yoksa.
Yazık!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder